içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Gelibolu’da 1 Mayıs Coşkusu

Gelibolu’da 1 Mayıs Coşkusu

İlçemizde 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, siyasi parti, STK, sendika ve vatandaşların katılımı ile kutlandı. Gelibolu Emek ve Dayanışma Platformu tarafından 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü coşkuyla kutlandı. Döner Kavşakta toplanan katılımcılar, pankartlar açıp sloganlar atarak İskele Meydanı’na yürüdüler. Küçük, büyük demeden bir çok vatandaşın katıldığı yürüyüşe siyasi partiler, STK’lar, sendikalar, işçiler ve vatandaşlar katıldı.

İskele Meydanı’ndaki Atatürk Anıtı’na kadar yürüyen grup, burada saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşunun ardından sendikalar birer konuşma gerçekleştirerek günün anlam ve önemi anlatıldı.

1 Mayıs İşçi Bayramı kutlamaları kapsamında yapılan konuşmaların birini Eğitim-Sen temsilcisi Cafer Türk gerçekleştirdi. Türk, konuşmasında; “Bizler, bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üretenler olarak, başta İstanbul Taksim 1 Mayıs alanı olmak üzere ülkenin dört bir yanında 1 Mayıs Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü’nde umudumuz ve hasretimiz olan memleketin resmini çizeceğiz. Emeğimize, ekmeğimize, işimize, geleceğimize ve memleketimize sahip çıkarak, barış içinde savaşsız, sömürüsüz bir dünyada yaşama ve yaşatma umudumuzu sadece 1 Mayıslarda değil her zaman, her alanda, her şartta omuz omuza yükselteceğiz. Bu da bizim sözümüz olsun.

1 Mayıs ülkemizde faşizme karşı dayanışmanın, direnişin, birlik ve beraberliğin, omuz omuza mücadele etmenin günüdür. 1 Mayıs taleplerimizle, rengarenk bayraklarımızla, türkülerimizle, halaylarımızla tek yürek olarak olduğumuz gündür. Bizler, bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini yaratanlarız. Bizler yaşamı var edenleriz. Bizler bugün baskıcı ve akıl dışı bir rejimin harap ettiği memleketimizi ve demokrasiyi yeniden kuracak olan emekçileriz” dedi.

1 Mayıs kutlamalarında KESK Gelibolu temsilciliği tarafından da bir konuşma gerçekleştirildi. Yapılan konuşmada; “Dünyada ve ülkemizde kapitalist barbarlığın yarattığı yıkımın faturası her geçen gün büyüyor. Her baktığı yerde doların yeşilini,  petrolün siyahını görenkapitalist barbarlık çarklarını milyonlarca işçiyi, emekçiyi her gün daha fazla sömürerek döndürmeye devam ediyor. Savaş ve çatışmalarla, nükleer santrallerle,  siyanürlü maden aramalarıyla atmosfere, toprağa saldığı zehirli gazlarla, atıklarla doğamızı mahvediyor.

İster mavi yakalı olalım ister beyaz yakalı. İster asgari ücretli olalım ister emekli. İster küçük esnaf olalım ister çiftçi.. İster atık kâğıt işçisi olalımister en temel hakkı olan barınma hakkı yok sayılan, “yurtsuz”bırakılan üniversite öğrencisi.. Hiç fark etmiyor. Her krizin faturası bizlere kesiliyor.  Her sabah yoksulluğun ve işsizliğin arttığı bir güne uyanıyoruz. Geniş tanımlı işsiz sayısı 10 milyona dayandı. Çalışma çağında olan her dört kişiden biri işsiz. Her üç kadından biri işsiz. Her 3 çalışandan biri kayıt dışı çalıştırılıyor. Çocuklarımızın geleceği MESEM ve CEDES projeleri ile karartılıyor.

Bu ülkede her beş çocuktan biri daha hayatının ilk baharında işçi olarak çalışıyor. Çalışma yaşamı güvencesiz onlarca istihdam türü ile parça parça ediliyor. Her gün ortalama beş canımız işçi cinayetleri ile aramızdan koparılıyor. Maliyet gerekçesi ile alınmayan önlemler ve yapılmayan denetimler nedeni ile ülkemizin işçi cinayetlerinde Avrupa’da birinci, dünyada üçüncü olma tablosu değişmiyor.

Ekmeğimizin her geçen gün küçüldüğü, haklarımızın, özgürlüklerimizin ortadan kaldırıldığı, her seferinde bizim değil,  sermayenin, patronların yüzünü güldüren bu bozuk düzen, bizim düzenimiz değil. Bu düzene artık yeter diyoruz” denildi.

Kutlamalarda SES ve İnsan Hakları Derneği Çanakkale Şube yönetiminden Emek ve Dayanışma Platformu Üyesi Murat Dağdelen konuşma yaptı. Dağdelen, konuşmasında; “Sağlık hizmetinin metalaştırılmasına, hastaya müşteri denilmesine ve sağlık bütçesinin özel sermayeye akıtılmasına, sağlık kurumlarının şirketleşmesine, halkın sağlığının paraya endekslenmesine karşı çıkmak için, performans -güvencesizlik- şiddet kıskacı ile faturanın sağlık emekçilerine kesilmesine dur demek için, sosyal hizmetlerin; bağımlılık, siyasi yandaşlık ve rant ilişkisinden çıkarılarak hak temelli olarak verilmesi için, uzun çalışma saatleri, iş yükü, mobbing ve angarya gibi modern kölelik çalışma koşullarına isyan etmek için, fakültelerden mezun olan yüzbinlerce gencin atanması için, “Yaşamak ve yaşatmak istiyoruz” şiarımızı daha güçlü haykırmak için, işyerlerinde zorunlu 7/ 24 açık kreş hakkımız için; temel sağlık hakkımız, halkın sağlığı, emeğimizin hakkı için, yemeklerden zehirlenmemek, yeterli ve dengeli beslenmeye uygun kamusal yemek hakkımız için, GREV’li toplu sözleşmeli, özgür pazarlık hakkı güvenceli sendika yasası için, enflasyonun, vergi yükünün altında ezdirilen, sadaka zamlarla yoksullaşanların; insanca yaşayacak, emekliliğe yansıyacak yoksulluk sınırının üstünde temel ücret, vergide adalet için, haksız ve hukuksuz KHK’larla işinden atılan kamu emekçilerinin adalet talebi için, savaşsız ve sömürüsüz bir dünya için, insan hakları ve hukuk devleti için, kimsenin kimliğinden, inancından, cinsiyetinden dolayı ikinci sınıf yurttaş muamelesi görmediği, kadınlara yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırıldığı, eşit yurttaşlığın, barış ve kardeşliğin hâkim olduğu, düşünce ve ifade özgürlüğünün suç olarak görülmediği ve cezalandırılmadığı, mültecilerin asgari ücretin altında ücretlerle, sigortasız, güvencesiz ve ölümüne çalışmaya mahkum edilmediği, milyonlarca mültecinin çaresizliği üzerinden ücretlerimizin baskılanmadığı, emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin hâkim olduğu bir gelecek ve ülke kurma mücadelemiz için bugün 1 Mayıs alanında; sınıf kardeşlerimizle, barıştan, eşitlik ve özgürlükten yana olan tüm halkımızla omuz omuzayız. Yaşasın işçilerin emekçilerin uluslararası birlik dayanışma ve mücadele günü, yaşasın 1 Mayıs!” dedi.

Konuşmaların ardından meydanda toplananlar müzik eşliğinde halay çekerek İşçi Bayramını kutladı

 Haber: Cevriye ŞAHİN

Tarih: 01-05-2024

FACEBOOK YORUM
Yorum